-
1 otomatik
автомати́ческий* * *автомати́ческий, само..otomatik ayarlama — воен. самонаведе́ние
otomatik olarak — автомати́чески
otomatik pilot — автопило́т
otomatik telefon santralı / merkzzi — автомати́ческая телефо́нная ста́нция
otomatik yönetme sistemleri — систе́мы автомати́ческого управле́ния
-
2 otomatik
1.автома́т2.автомати́ческий; са́мо…otomatik ayarlama — арм. самонаведе́ние
otomatik diş açma makinesi — винторе́зный автома́т
otomatik olarak — автомати́чески
otomatik pilot — автопило́т
otomatik telefon — телефо́н-автома́т
См. также в других словарях:
otomatik — sf., ği, Fr. automatique 1) Mekanik yollarla hareket ettirilen veya kendi kendini yöneten (alet) Otomatik tabanca. 2) İrade dışında yapılan (davranış) 3) zf. Kendiliğinden Polis şikâyetçi olunca savcı otomatik olarak harekete geçer, kamu davası… … Çağatay Osmanlı Sözlük
otomatiğe geçmek — otomatik olarak çalışmaya başlamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
bankamatik — is., ği Bankaların para işlemlerini günün her saatinde otomatik olarak yapan makine … Çağatay Osmanlı Sözlük
çek valf — is., fi 1) Depodaki suyun geri kaçmasını önlemek için kullanılan araç, çek vana 2) İçinden gaz, buhar ve yakıt akışının geçmesine bir yönde izin veren, ters yönde akışını otomatik olarak kapayan ve durduran vana, çek vana … Çağatay Osmanlı Sözlük
kamu davası — is., huk. Kamu adına savcının açtığı dava, amme davası Polis şikâyetçi olunca savcı otomatik olarak harekete geçer, kamu davası açılır. Ç. Altan … Çağatay Osmanlı Sözlük
otomasyon — is., Fr. automation Endüstride, yönetimde ve bilimsel işlerde insan aracılığı olmadan işlerin otomatik olarak yapılması … Çağatay Osmanlı Sözlük
otomatikman — zf., Fr. automatiqement Otomatik olarak … Çağatay Osmanlı Sözlük
öz devim — is. Endüstride, yönetim ve bilimsel işlerde insan aracılığı olmadan işlerin otomatik olarak yapılması, otomasyon … Çağatay Osmanlı Sözlük
öz itme — is. İçine yerleştirilen öz itmeli düzenek yardımıyla otomatik olarak çalışma … Çağatay Osmanlı Sözlük
öz itmeli — sf. Atmosferde veya uzayda otomatik olarak çalışan düzeneğinin iticiliğiyle hareket eden (cihaz vb.) … Çağatay Osmanlı Sözlük
polaroit — is., di, fiz., Fr. polaroït 1) Geçirdiği ışığı polaran saydam yaprak 2) Çekim ve baskı işlemlerini çok çabuk ve otomatik olarak yapan fotoğraf makinesi 3) Bu makineyle çekilen fotoğraf … Çağatay Osmanlı Sözlük